Roma Hukuku Çıkmış Sınav Soruları ve Cevapları 9

Soru
1: “Mülkiyetin elastikiyeti ilkesi”ni açıklayınız (10 puan).
Yanıt 1:
Malik mülkiyet hakkının kendisine verdiği yetkiye dayanarak malını istediği gibi kullanır. Mülkiyet hakkının kendisine verdiği yetkiye dayanarak, malik, isterse malını kendisi kullanabilir, isterse malı üzerinde, hukukî işlem aracılığı ile başkası lehine çeşitli sınırlamalar getirebilir. Örneğin, intifa hakkı tesis edebilir, malını rehnedebilir, kiraya verebilir. Diğer bir deyişle, malik, ya kullanma hakkından iradesi ile feragat edebilir ya da başkasının yararlanmasına izin verebilir. Bu sınırlamalar ortadan kalkar kalkmaz, mülkiyet hakkı tekrar sınırlamadan önceki haline dönüşür. Bu, “mülkiyetin elastikiyeti ilkesi” olarak adlandırılır (10 puan).
Soru 2: Mücbir neden (vis maior) kavramını tanımlayarak, iade borcu yükleyen sözleşmelerde, sözleşmeye konu olan kölenin kaçarak kaybolmasının, Klasik Hukuk Dönemi hukukçuları tarafından mücbir neden olarak kabul edilmesinin gerekçesini açıklayınız (15 puan).
Yanıt 2: Mücbir neden (vis maior), beşeri olarak karşı konulamayan, önlenemeyen ve öngörülemeyen olaydır (5 puan). Kendisi ve işletmesi dışında gelişen, önüne geçilemeyen, önlem alınması mümkün olmayan olaylar sonucunda edimini ifa edemeyen borçlu sorumluluktan kurtulur. Vis maior durumunda borçlunun sorumluluktan kurtulmasının nedenini, karşı konulamaması ve öngörülememesi oluşturmaktadır (5 puan). Kölenin kaçarak kaybolması, tipik vis maior olayları (deprem, yangın, korsan saldırısı vb.) gibi kaçınılamaz, önlenemez olaylardan değildir. Ancak, köle bir insandır ve insan olarak kölenin iradesinin önüne de geçilemez (5 puan).
Soru 3: “Bütünleyici parçanın asla bağlılığı ilkesi”ni açıklayınız (15 puan).
Yanıt 3: Bileşik eşya, birden çok yalın malın birbirinden ayrılamayacak bir biçimde bir araya
getirilmesiyle oluşan, hukuken ve ekonomik yönden ayrı bir varlık haline gelmiş olan maldır. Birleşerek bileşik malı meydana getiren yalın malların her biri bütünleyici parça (mütemmim cüz) adını alır (5 puan). Bütünleyici parçalar, birleşme sonucunda bağımsız mal olma özelliklerini kaybederler ve tek tek birleşen parçalar üzerinde aynî hak kurulamaz (5 puan). Bütünleyici parçalar bileşik malın hukukî yazgısına tâbidir. Bileşik malın maliki kimse, bütünleyici
parçanın maliki de odur (5 puan).
Ayrıca “bir başka eşya ile maddi anlamda bağlanmış ve birleştiği eşyaya zarar vermeksizin
ayrılamayan ya da birleştiği eşyanın ekonomik amacına hizmet eden eşyaya “bütünleyici parça” denir” şeklindeki tanıma da 5 puan verilmiştir.
Soru 4: Kazandırıcı zamanaşımının koşullarını sadece sayarak, kaçak kölenin neden kazandırıcı zamanaşımı yoluyla kazanılamayacağını belirtiniz (20 puan).
Yanıt 4:
Kazandırıcı zamanaşımının koşulları elverişli mal (3 puan), haklı, hukukî neden (3 puan), zilyetlik (3 puan), iyiniyet (3 puan) ve süredir (3 puan). Roma hukukuna göre, kaçak köle kendisini çalmıştır. Bu nedenle de elverişli mal değildir (5 puan).
Ayrıca, “malik, kaçak köle üzerindeki fiilî egemenliğini kaybetmiş olmakla birlikte, malikin zilyetliğini zilyetlik iradesi ile devam ettirdiği kabul edilir. O nedenle kazandırıcı zamanaşımı ile mülkiyetin kazanılması bakımından zilyetlik koşulu yerine getirilmemiş olur” şeklinde
verilen cevaplara da 5 puan verilmiştir.
Soru 5: Aşağıdaki soruları metne göre yanıtlayınız.
D.9.2.7.6
(Ulpianus): “Celsus, birisinin fiilen köleyi öldürmesi ile ölüme sebebiyet vermesi arasında büyük fark olduğunu söyler. O, ölüme sebebiyet vermesi durumunda Lex Aquilia’dan doğan dava gereğince değil, fakat actio in factum gereğince sorumlu tutulur…”
a.            Metin hangi haksız fiile ilişkindir ve hangi kanun ile düzenlenmiştir? Açıklayınız (10 puan). Ius Civile’nin tanıdığı dört haksız fiilden biri olan damnum iniuria datum’a, yani başkasına ait taşınır eşyaya hukuka aykırı olarak verilen zarara, mala verilen zarara ilişkindir (5 puan).
Bu haksız fiil Lex Aquilia ile düzenlenmiştir (5 puan).
b.           Bu haksız fiili düzenleyen kanunun çıkarılma nedeni hakkında kısaca bilgi veriniz (5 puan). Bu kanun (Lex Aquilia), pleb meclisi tarafından çıkarılmıştır. Şehrin kenarında yaşayan ve sürekli taşınır malvarlıkları yağmalanan pleb’lerin malvarlığını korumak amacıyla çıkarılmıştır (5 puan).
c.           Bu haksız fiili düzenleyen kanunun, 1. ve 3. bölümü hakkında kısaca bilgi veriniz (10 puan) Lex Aquilia’nın birinci bölümünde bir başkasının kölesinin veya pecudes sınıfında yer alan dört ayaklı hayvanının hukuka aykırı olarak öldürülmesi düzenlenmiştir (5 puan). Lex Aquilia’nın üçüncü bölümünde, birinci bölümün dışında kalan menkul mallara hukuka aykırı olarak verilen zararlar ile köle veya pecudes sınıfında yer alan dört ayaklı hayvanının yaralanması düzenlenmiştir (5 puan).
d.           Metin ilgili haksız fiilin hangi unsuruna ilişkindir? Bu unsur, hangi davalarla ve nasıl esnetilmiştir? (15 puan).
Lex Aquilia’nın birinci bölümüne göre, zararın bedenden bedene (corpore corpori) verilmiş
olması gerekiyordu (5 puan). Praetor’lar ve klasik hukuk dönemi hukukçuları, Lex Aquilia’da düzenlenmeyen durumlara actio in factum dava olanağı tanıyarak, ölüme neden olmayı da kapsayacak şekilde sorumluluğun kapsamını genişleterek zararın “corpore corpori” verilmiş olması koşulunu esnettiler (10 puan)
Soru 1: Çicero tarafından praetor edictum’ları yıllık kanun (lex annua) olarak  nitelendirilmiştir. Bu nitelendirmeyi, praetor makamının hukuk alanındaki etkilerini  açıklayarak değerlendiriniz (20 puan).
Yanıt 1: M.Ö.367’de oluşturulan şehir preator’luğu (preator urbanus) makamı  aracılığı ile bir tarım toplumunun hukukunu belirten Ius Civile’nin, yeni hukuksal  olaylara uygulanması sağlanmış; düzenlenmemiş konularda kurallar konularak, bu  hukuk sistemi tamamlamış ve Ius Civile’nin artık toplumun gerisinde kalan,  gereksinimleri karşılamayan hukuk kuralları değiştirilerek, düzeltilmiştir (5 puan).
M.Ö. 242’de kurulan yabancılar praetor’luğu (praetor peregrinus) makamı aracılığı ile Romalılarla yabancılar ve yabancılarla yabancılar arasındaki hukuksal sorunlar çözüme kavuşturulmuştur. Bir tarım toplumundan bir ticaret toplumuna geçen ve bu geçiş aşamasında da çok fazla kavmi egemenliği altına alan Roma Devleti’nde, bu gelişim sırasında ortaya çıkan ticarî ilişkilerin istekleri ve gerekleri praetor peregrinus tarafından karşılanmıştır (5 puan).
Praetor’lar göreve başlarken, bir edictum (beyanname) yayımlarlardı. Bu aşamaya  hiçbir resmî makam müdahale edemezdi. Praetor’lar, bu edictum ile yargılama  işlerinin yürütülmesinde izleyecekleri temel ilkeleri, anlaşmazlıkların çözülmesinde  uygulayacakları kuralları saptarlardı (5 puan).
Birbirinden farklı hukuksal koruma olanakları ile praetor’lar, Roma yargı alanındaki  uygulamaları zenginleştirmiş ve hakları genişletmişlerdir. Çünkü praetor’lar tarafından korunan bu hukukî ilişkiler, preator hukukunun tanıdığı haklar biçimine dönüşmüş,  böylece edictum’lar kanun gibi
maddî hukukun gelişmesinde önemli rol oynamıştır (5  puan).
Soru 2: Aşağıdaki metin sizce hangi Emirname’ye aittir? Bu Emirname, Roma’nın  hangi hukuk dönemini ve nasıl etkilemiştir? Açıklayınız (20 puan).
“Başkasına ait olan insanlar istisna olmak üzere, dünyadaki bütün insanlarıma Roma  vatandaşlığını verdim, yerel vatandaşlık dokunulmadan kalacaktır. Bu durumda,  onlar, sadece tüm yükleri taşımada yardımcı olmamalılar, fakat zaferlerime de katılmalılar…”
Yanıt 2: Bu metin, M.S. 212’de Roma sınırları içinde yaşayan herkese, (İmparator Caracalla’nın Emirnamesi) Roma yurttaşlık hakkını tanıyan constitutio Antoniniana’ya aittir (5 puan). Bu Emirname Roma hukukunun Klasik-sonrası Hukuk Dönemi’ni etkilemiştir (5 puan).
Roma yurttaşlığının Roma İmparatorluğu’nun egemenliği altında bulunan bütün  eyaletleri kapsayacak biçimde genişletilmesi sonucunda Romalı olan ve imparatorluk  oturanı statüsüne dâhil olan eyalet halklarına Roma hukukunun uygulanması  zorunluluğu ortaya çıkmıştır (5 puan). Bu ise, özellikle Doğu eyaletlerinde yerel hukukların Roma hukukuna direnç göstermesine yol açmış, Roma hukuku,bu  hukuklarla karışmıştır (5 puan).
Soru 3: “Kuvveti kuvvetle defetmek caizdir (vim vi repellere cuique licet)” ifadesini,  “ihkak-ı hak (kendiliğinden hak alma) yasağı”nın istisnaları bağlamında değerlendiriniz (20 puan)
Yanıt 3: Bir hakkı elde etmek ya da onu saldırılara karşı korumak için hak sahibinin güç kullanmasına “ihkak-ı hak (kendiliğinden hak alma)” adı verilir.Kişiler, kendi  haklarını kural olarakbizzat alamazlar. Bu, “ihkak-ı hak (kendiliğinden hak alma)  yasağı”     olarak adlandırılır
(5         puan).
Bununla birlikte, hukuk düzeni, ayrıksı bazı durumlarda hak sahibinin hakkını kendi eliyle ve kendi kuvvetiyle korumasına ve elde etmesine izin vermiştir. Bunlar, meşru müdafaa (haklı savunma), ıztırar (zaruret hali, zorda kalma) hali ve kuvvet kullanarak hakkını korumadır (5 puan).
İfade de yer alan istisna, meşru müdafaadır. Meşru müdafaa, bir kişinin kendisinin ya  da üçüncü bir kişinin mal veya kişi varlığına yönelik ve sürmekte olan haksız bir  saldırı ya da saldırı tehlikesini kovmak amacıyla yaptığı savunmadır (10 puan).
Soru 4: Roma evlilik hukukuna göre kadın evlenirken kocasına dos adı verilen bir  miktar malvarlığı vermek zorundadır. Koca, bu malvarlığını kadının menfaatleri  doğrultusunda yönetir.
Boşanma söz konusu olursa, koca bu malvarlığını kadına iade  etmekle yükümlüdür. Hukuk, bu konumdaki eski kocaya bir hukuksal koruma  sağlıyor. Bu koruma, kocanın, diğer borçları ödendikten sonra malvarlığından kalan  kısım ile sorumlu olacağıdır (beneficium competentiae). Somut olayda evlenme  sözleşmesi akdedilirken, koca, bu korumadan bir sözleşme ile vazgeçiyor.  Boşanmadan sonra kadın eski kocasından evlenirken vermiş olduğu dos’u, bu  korumadan
yararlandırmaksızın talep ediyor. Olayda, klasik hukuk dönemi  hukukçusu, kocanın feragatini geçerli saymamıştır. Sizce, klasik hukuk dönemi  hukukçusu, hangi kesin hükümsüzlük nedenine dayanarak bu feragat sözleşmesini  geçersiz saymıştır? Açıklayınız (20 puan).
Yanıt 4: Klasik dönem hukukçusu eski kocanın bu korumayı bir sözleşme ile boşa  çıkarmasını ahlaka (contra bonos mores) aykırı olarak değerlendirilmiştir (10 puan). Roma’da kişilik hakkı kavramı ve kişilik hakkını sınırlayan hukuksal işlemlerin geçerli  olmayacağı gibi bir kural yer almadığı için, kişilik hakkı, genel ahlâk kapsamında  korunmuştur (5 puan). Bu olayda da korunan kişilik hakkıdır. “Bir hakkın  doğumundan önce feragat edilemez” ilkesinin bir örneğidir (5 puan).
Soru 5: Aşağıdaki metinlerdeki geçersizlik nedenlerini açıklayınız (her şık 10 puan  değerindedir).
a.           Digesta 23.2.30 (Gaius): “Yalandan, göstermelik bir evliliğin hükmü ve etkisi  yoktur”.
Mutlak muvazaa söz konusudur (5 puan). Üçüncü kişilere karşı bir hukukî işlemi  ister görünerek yapan taraflar, gerçekte bir hukukî işlem yapmak istemiyorlarsa,  mutlak muvazaadan söz edilir (5 puan).
b.           Digesta 44.7.1.9 (Gaius): “Bir kimsenin köle zannettiği özgür bir insanın  kendisine verilmesini stipulatio ile taahhüt ettirmesi durumunda, stipulatio  hükümsüzdür”.
Hukukî işlemin kurulabilmesi için, hukukî işleme konu olan şeyin ifasının kuruluş aşamasında
hem maddî olarak hem de hukukî olarak mümkün olması gerekir. Eğer kuruluş aşamasında hukukî işlemin konusu imkânsız ise söz konusu hukukî işlem kesin hükümsüzdür (5 puan). Somut olayda hukukî imkânsızlık söz konusudur. Çünkü, Alışveriş hayatında yer alması hukuken yasaklanan bir malın ifasının borçlanılması mümkün değildir (5 puan).
Soru 1: Çicero tarafından praetor edictum’ları yıllık kanun (lex annua) olarak  nitelendirilmiştir. Bu nitelendirmeyi, praetor makamının hukuk alanındaki yetkilerini  açıklayarak değerlendiriniz (20 puan).
Yanıt 1: M.Ö. 367’de oluşturulan şehir preator’luğu (preator urbanus) makamı  aracılığı ile bir tarım toplumunun hukukunu belirten Ius Civile’nin, yeni hukuksal  olaylara uygulanması sağlanmış; düzenlenmemiş konularda kurallar konularak, bu  hukuk sistemi tamamlamış
ve Ius Civile’nin artık toplumun gerisinde kalan,  gereksinimleri karşılamayan hukuk kuralları
değiştirilerek, düzeltilmiştir (5 puan). M.Ö. 242’de kurulan yabancılar praetor’luğu (praetor peregrinus) makamı aracılığı ile Romalılarla yabancılar ve yabancılarla yabancılar arasındaki hukuksal sorunlar  çözüme kavuşturulmuştur. Bir tarım toplumundan bir ticaret toplumuna geçen ve bu  geçiş aşamasında da çok fazla kavmi egemenliği altına alan Roma Devleti’nde, bu  gelişim sırasında ortaya çıkan ticarî ilişkilerin istekleri ve gerekleri praetor peregrinus
tarafından karşılanmıştır                                 (5                                 puan).
Praetor’lar göreve başlarken, bir edictum (beyanname) yayımlarlardı. Bu aşamaya  hiçbir resmî makam müdahale edemezdi. Praetor’lar, bu edictum ile yargılama  işlerinin yürütülmesinde izleyecekleri temel ilkeleri, anlaşmazlıkların çözülmesinde  uygulayacakları kuralları
saptarlardı (5 puan).
Birbirinden farklı hukuksal koruma olanakları ile praetor’lar, Roma yargı alanındaki  uygulamaları zenginleştirmiş ve hakları genişletmişlerdir. Çünkü praetor’lar tarafından  korunan bu hukukî ilişkiler, preator hukukunun tanıdığı haklar biçimine dönüşmüş,  böylece edictum’lar kanun gibi
maddî hukukun gelişmesinde önemli rol oynamıştır (5  puan).
Soru 2: Aşağıdaki metin sizce hangi Emirname’ye aittir? Bu Emirname, Roma’nın  hangi hukuk dönemini ve nasıl etkilemiştir? Açıklayınız (20 puan).
“Başkasına ait olan insanlar istisna olmak üzere, dünyadaki bütün insanlarıma Roma  vatandaşlığını verdim, yerel vatandaşlık dokunulmadan kalacaktır. Bu durumda,  onlar, sadece tüm yükleri taşımada yardımcı olmamalılar, fakat zaferlerime de  katılmalılar…”
Yanıt 2: Bu metin, M.S. 212’de Roma sınırları içinde yaşayan herkese, (İmparator  Caracalla’nın Emirnamesi) Roma yurttaşlık hakkını tanıyan constitutio Antoniniana’ya aittir (5 puan). Bu Emirname Roma hukukunun Klasik-sonrası Hukuk Dönemi’ni etkilemiştir                                                             (5                                                            puan).
Roma yurttaşlığının Roma İmparatorluğu’nun egemenliği altında bulunan bütün eyaletleri kapsayacak biçimde genişletilmesi sonucunda Romalı olan ve imparatorluk  oturanı statüsüne dâhil olan eyalet halklarına Roma hukukunun uygulanması  zorunluluğu ortaya çıkmıştır (5 puan). Bu ise, özellikle Doğu eyaletlerinde yerel  hukukların Roma hukukuna direnç göstermesine yol açmış, Roma hukuku, bu  hukuklarla karışmıştır (5 puan).
Soru 3: “Kuvveti kuvvetle defetmek caizdir (vim vi repellere cuique licet)” ifadesini,  “ihkak-ı hak (kendiliğinden hak alma) yasağı”nın istisnaları bağlamında  değerlendiriniz (20 puan)
Yanıt 3: Bir hakkı elde etmek ya da onu saldırılara karşı korumak için hak sahibinin  güç kullanmasına “ihkak-ı hak (kendiliğinden hak alma)” adı verilir. Kişiler, kendi  haklarını kural olarak bizzat alamazlar. Bu, “ihkak-ı hak (kendiliğinden hak alma)  yasağı” olarak adlandırılır (5
puan).
Bununla birlikte, hukuk düzeni, ayrıksı bazı durumlarda hak sahibinin hakkını kendi  eliyle ve kendi kuvvetiyle korumasına ve elde etmesine izin vermiştir. Bunlar, meşru  müdafaa (haklı savunma), ıztırar (zaruret hali, zorda kalma) hali ve kuvvet kullanarak  hakkını korumadır (5 puan).
İfade de yer alan istisna, meşru müdafaadır. Meşru müdafaa, bir kişinin kendisinin ya  da üçüncü bir kişinin mal veya kişi varlığına yönelik ve sürmekte olan haksız bir  saldırı ya da saldırı tehlikesini kovmak amacıyla yaptığı savunmadır (10 puan).
Soru 4: Roma evlilik hukukuna göre kadın evlenirken kocasına dos adı verilen bir  miktar malvarlığı vermek zorundadır. Koca, bu malvarlığını kadının menfaatleri  doğrultusunda yönetir. Boşanma söz konusu olursa, koca bu malvarlığını kadına iade  etmekle yükümlüdür. Hukuk,
bu konumdaki eski kocaya bir hukuksal koruma  sağlıyor. Bu koruma, kocanın, diğer borçları ödendikten sonra malvarlığından kalan  kısım ile sorumlu olacağıdır (beneficium competentiae). Somut olayda evlenme  sözleşmesi akdedilirken, koca, bu korumadan bir sözleşme ile vazgeçiyor.  Boşanmadan sonra kadın eski kocasından evlenirken vermiş olduğu dos’u, bu  korumadan yararlandırmaksızın talep ediyor. Olayda, klasik hukuk dönemi  hukukçusu, kocanın feragatini geçerli saymamıştır. Sizce, klasik hukuk dönemi  hukukçusu, hangi kesin hükümsüzlük nedenine dayanarak bu feragat sözleşmesini  geçersiz saymıştır? Açıklayınız (20 puan).
Yanıt 4: Klasik dönem hukukçusu eski kocanın bu korumayı bir sözleşme ile boşa  çıkarmasını ahlaka (contra bonos mores) aykırı olarak değerlendirilmiştir (10 puan).
Roma’da kişilik hakkı kavramı ve kişilik hakkını sınırlayan hukuksal işlemlerin geçerli olmayacağı gibi bir kural yer almadığı için, kişilik hakkı, genel ahlâk kapsamında korunmuştur (5 puan). Bu olayda da korunan kişilik hakkıdır. “Bir hakkın  doğumundan önce feragat edilemez”
ilkesinin bir örneğidir (5 puan).
Soru 5: Aşağıdaki metinlerdeki geçersizlik nedenlerini açıklayınız (her şık 10 puan  değerindedir).
a.           Digesta 23.2.30 (Gaius): “Yalandan, göstermelik bir evliliğin hükmü ve etkisi  yoktur”.
Mutlak muvazaa söz konusudur (5 puan). Üçüncü kişilere karşı bir hukukî işlemi  ister görünerek yapan taraflar, gerçekte bir hukukî işlem yapmak istemiyorlarsa, mutlak muvazaadan söz edilir (5 puan).
b.           Digesta 44.7.1.9 (Gaius): “Bir kimsenin köle zannettiği özgür bir insanın  kendisine verilmesini stipulatio ile taahhüt ettirmesi durumunda, stipulatio  hükümsüzdür”.
Hukukî işlemin kurulabilmesi için, hukukî işleme konu olan şeyin ifasının kuruluş  aşamasında hem maddî olarak hem de hukukî olarak mümkün olması gerekir.  Eğer kuruluş aşamasında hukukî işlemin konusu imkânsız ise söz konusu hukukî  işlem kesin hükümsüzdür (5 puan). Somut
olayda hukukî imkânsızlık söz  konusudur. Çünkü, Alışveriş hayatında yer alması hukuken yasaklanan bir malın  ifasının borçlanılması mümkün değildir (5 puan).