İhtiyari Trafik Sigortası

Zorunlu trafik sigortası ile sağlanan sigorta teminatı, poliçede yazılı olan limitle sınırlıdır. Her yıl yeniden belirlenen teminat limitleri, bazı kazalarda üçüncü kişilerin uğradıkları zarar miktarını karşılamaya yetmemektedir. Bu durumda, motorlu araç sahipleri, trafik sigortasına rağmen zarar görenlerin tazminat talepleriyle karşılaşabilmektedir. İşte, ihtiyari trafik sigortası, zorunlu trafik sigortası ile karşılanmayan tazminat taleplerine yönelik olarak ek sigorta güvencesi sağlayan bir sorumluluk sigortası. Bu sigorta uygulamada genellikle kasko sigortası ile birlikte (ek teminat olarak) yapılmaktadır.

İhtiyari malî sorumluluk sigortası genel şartlarının 1.maddesine göre, “sigortacı, işbu poliçede gösterilen aracın kullanılmasından doğan ve Karayolları Trafik Kanununa ve Umumi Hükümlere göre aracın işletenine terettüp eden hukuki sorumluluğu ve bu poliçe teminat kapsamında olmak şartıyla Zorunlu malî Sorumluluk Sigortası hadlerinin üzerinde kalan kısmını, poliçede yazılı hadlere kadar temin eder”. İhtiyari trafik sigortası, zorunlu trafik sigortasının karşılamadığı manevi tazminat taleplerini de ek teminat almak kaydıyla sigorta güvencesi altına aldığı gibi, zorunlu trafik sigortası limiti dışında kalan tazminat talepleri de ihtiyari trafik sigortası tarafından karşılanır. Ancak ihtiyari trafik sigortası ile güvence altına alınan zararların sınırsız olduğunu düşünmek yanlış olur. Zorunlu trafik sigortası bakımından kabul edilen teminat dışı hâllerin hepsi (ek sözleşme ile teminata dâhil edilebilecek manevi tazminat talepleri dışında) ihtiyari trafik sigortası bakımından da geçerlidir. Dolayısıyla, zorunlu trafik sigortası kapsamına girmeyen zararların ihtiyari trafik sigortası ile karşılanması mümkün değildir.

İhtiyari trafik sigortası genel şartlarına göre, bu tür sorumluluk sigortasında sigortacı, üçüncü kişilerin uğradığı zararların zorunlu trafik sigortası hadlerinin üzerinde kalan kısmını, poliçede yazılı hadlere kadar temin eder5 . Dolayısıyla, trafik kazasında zarar gören üçüncü kişilerin zorunlu trafik sigortası limiti dâhilindeki tazminat taleplerini, zorunlu trafik sigortacısına, bu yoksa güvence hesabına yönlendirmeleri gerekir. İhtiyari trafik sigortacısının sorumluluğu ise, zorunlu trafik sigortasından yapılan ödemenin yeterli olmadığı hâllerde ortaya çıkar

İhtiyari malî sorumluluk sigortasından kaynaklanan tazminat taleplerine ilişkin davalar, sigortalının yerleşim yerinin dışında sigortacı ve acentesinin bulunduğu yerde ve hatta kazanın olduğu yer mahkemesinde de açılabilir . YTL’den, zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi limiti olan 2.000.YTL’nin mahsubundan sonra geriye kalan 114,39.YTL’den dahilinde araç sahibine düşen hukuki sorumluluğun mecburi malî mesuliyet sigortası dışında -üstünde- kalan kısmını poliçede yazılı azami miktara kadar sigorta etmiştir. Bu durumda mahkemece, davacıların destekten yoksun kalma zararları hesaplattırılarak, varsa dava dışı Zorunlu Trafik Sigortacısına ait poliçe limiti

VI. KARAYOLU TAŞIMACILIK ZORUNLU MALÎ SORUMLULUK SİGORTASI

Karayolu taşımacılığıyla uğraşan kişilerin taşıma işinden kaynaklanan malî sorumluluklarını zorunlu olarak sigorta ettirilmesi, 2003 yılında kabul edilen 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanununun 18. maddesi hükmü ile öngörülmüştür. Buna göre, “taşımacılar yolcuya gelebilecek bedeni zararlar için bu Kanunun 17. maddesinden doğan sorumluluklarını sigorta ettirmek zorundadırlar” (4925 sayılı Kanun m. 18). Sigorta yaptırmakla yükümlü olanlar “taşımacılar” olarak belirlendiğinden, taşıma işiyle iştigal etmeyen kişilerin trafik sigortası ile yetinmeleri mümkündür. Kanuna göre “taşımacı, Ulaştırma Bakanlığından alınan taşımacı yetkisi belgesine sahip olan ve kendi nam ve hesabına taşımayı bir ücret karşılığında üstlenen gerçek veya tüzel kişidir”.

4925 sayılı Kanun, kamuya açık karayolunda motorlu taşıtlarla yapılan yolcu ve eşya taşımalarını kapsam içine almakla beraber, özel otomobiller ve bunların römorklanyla yapılan taşımaları genel ve katma bütçeli dairelerle, il özel idareleri, belediyeler, üniversiteler ve kamu iktisadi teşebbüslerine ait otomobillerle yapılan taşımaları, Türk Silahlı Kuvvetlerine ait motorlu taşıt ve bunların römorklanyla yapılan taşımaları, lastik tekerlekli traktörlerle çekilen römorklarla yapılan taşımaları kapsam dışında bırakmıştır. Ayrıca, 100 km.ye kadar olan şehirlerarası yolcu taşımalarının düzenlenmesi il ve ilçe trafik komisyonları ile işbirliği yapılmak suretiyle Valiliklere, belediye sınırlan içerisindeki şehir içi taşımalan belediyelere, bu kanuna göre düzenlenecek yönetmelik esaslarına göre bırakılabilecektir.

1. Sigorta Teminatı

Taşımacı, yolcunun güven içinde taşınmamasından meydana gelen bedeni ve malî zararlardan sorumludur. Bu amaçla, taşımacı, yolcuların sağlıklı rahat ve güvenli bir

yolculuk yapmasını sağlayacak tedbirleri almak, yolcu ve eşyayı taahhüt ettiği yere kadar götürmekle yükümlüdür. Bu yükümlülük çerçevesinde, taşımacı mevzuat hükümlerine uygun bir taşıtı, sefere uygun nitelikli personeli sefere göndermek, şoförlerin sürücü belgelerin bulunup bulunmadığını araştırmak, teknik şartlara uymayan taşıtların trafiğe çıkmasına engel olmak, güzergâh mesafesini dikkate alarak yeteri kadar şoför bulundurmak, taşıt kartları ve kanunla öngörülen sorumluluk sigortası olmayan taşıtları trafiğe çıkarmamak hususlarında gereken dikkat ve özeni göstermek zorundadır.

4925 sayılı Kanunun 17. maddesi uyarınca, taşımacının sorumluluğu, yolcunun araçta bulunduğu zamanla sınırlı değildir. Şehirlerarası ve uluslararası yolcu taşımacılan, duraklamalar dâhil olmak üzere yolcunun kalkış noktasından vanş noktasına kadar geçecek süre içinde meydana gelecek bir kaza nedeniyle yolcunun ölümü, yaralanması, ya da eşyasımn zarara uğramasından sorumludur. Duraklama, trafik zorunlulukları dışında araçların insan indirmek ve eşya yüklemek, boşaltmak veya beklemek amacı ile taşıtın kısa bir süre için durdurulmasıdır. Kaza ise, sigortalının, iradesi dışında, ani, harici bir olayın etkisi ile zarar görmesidir. Buna göre, taşımacı, yolculuğun başlangıcından sona ermesine kadar meydana gelebilecek her türlü kazadan dolayı yolcunun uğrayacağı bedeni zarardan dolayı sigorta yaptırmakla yükümlü bulunmaktadır. Buna karşılık, yolcunun eşyasına yönelik zararlardan taşımacı sorumlu olmakla birlikte, bu zararlar taşımacılık zorunlu sigortası teminatı dışında bırakılmıştır. suretiyle, durum ve trafik kazasının oluşum şartlarına göre tazminattan indirim yapılmasını talep edebilir.

2. Sigorta Tazminatının Ödenmesi

Karayolu taşımasında yolcuların uğrayacağı bedeni zararlan karşılamakla yükümlü olan sigortacıdır. Buna göre, zarar gören yolcu veya halefleri, doğrudan doğruya sigortacıya başvurarak tazminat talebinde bulunma hakkına sahiptir (4925 sayılı Kanun m.21). Ancak zarar gören yolcuların taşımacıya başvuru hakkı mevcuttur.

Kanunun 22. maddesi uyarınca, tazminat başvurusu, sigorta tazminatına yol açan olayın, sigorta ettiren veya hak sahibi tarafından öğrenildiği tarihten itibaren otuz işgünü, olay yurt dışında meydana gelmişse, altmış işgünü içinde sigorta şirketine yapılmalıdır. Bu başvuruya, kazaya, zarar ve olayla ilgili olarak açılacak davalara ilişkin bilgi ve belgeler eklenir. Sigorta şirketleri, kaza ve zarara ilişkin belgelerin eksiksiz olarak ulaştığı tarihten itibaren sekiz işgünü içinde sigorta sınırlan içinde kalan miktarı hak sahibine ödemekle yükümlüdür.

Karayolu Taşıma Kanunu m. 19 uyarınca, hak sahiplerinin tazminat alacaklan, sigorta sözleşmesinde öngörülen teminattan fazla ise, bunlara ödenecek tazminat, teminat tutamım tazminat alacaklan toplamına olan oranına göre olur, dolayısıyla tazminatlar bu oran dâhilinde indirime tabi tutulur. Trafik Sigortasında olduğu gibi, sigortacı iyi niyetli olarak birden ziyade hak sahibinin olduğunu bilmez ve hak sahiplerinden birine veya bir kaçına kendilerine düşecek olandan fazla ödemede bulunursa, yaptığı ödeme çerçevesinde diğer hak sahiplerine karşı borcundan kurtulmuş olur.

Karayolu taşımasında aynı anda zorunlu olarak birden fazla sigorta yapılmış olabilir. Bu noktada, otobüs kazalarında zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası, zorunlu trafik sigortası ile Karayolu Taşıma Kanununun öngördüğü karayolu taşımacılık zorunlu malî sorumluluk sigortasının yanı sıra, karayolu ihtiyari malî sorumluluk sigortası aynı anda uygulama alanı bulabilecektir. Aynı rizikoların farklı poliçelerle güvence altına alındığı bu hâllerde, çifte sigorta sebebiyle poliçeleri geçersiz saymak mümkün değildir; zira çifte sigorta durumu kanun hükmünden kaynaklanmaktadır.

Karayolu taşıması sırasında yolculara yönelik olarak meydana gelen zararlarda sigortacılar açısından müteselsil değil, sıralı sorumluluk öngörülmüştür. Dolayısıyla zarar gören kişilerin dilediği sigortacıya başvurma hakkı yoktur. Kanunda öngörülen sisteme göre, meydana gelen zararların öncelikle taşımacının sorumluluk sigortasından karşılanması gerekir. Bu sigorta ile karşılanamayan zararlar için 2918 sayılı Karayollan Trafik Kanununa göre yapılması zorunlu olan trafik sigortasına müracaat edilir